
Ağız mantarları genellikle bebeklerde ve çocuklarda sıklıkla görülen ağız hastalıkları arasındadır. Düşük olasılık da olsa yetişkinlerde ağız mantarı görülme olasılığı vardır. Genellikle dudak içleri, yanak içi, diş eti ve dil üzerinde konumlanan beyaz görünümlü alanlarla karakterizedir. Ağız mantarı, bağışıklık zaafiyeti olan kişilerde ciddi belirtiler gösterebilirken, genelde klinik seyri hafif geçer. Bağışıklık sistemini etkileyen ilaçlar, ağız kuruluğu, vitamin eksiklikleri, beslenme bozukluğu ve uyumsuz diş protezleri ağız mantarı enfeksiyonuna zemin hazırlamaktadır. Özellikle ileri yaş bireylerde diş protezi ve damaklık kullanımına bağlı ağız hastalıkları çok sık görülür. Ağız mantar enfeksiyonu ilaç ile tedavi edilir. Hızlı iyileşme için erken teşhis önem taşımaktadır. İlaç tedavisine ek olarak beslenmenin düzenlenmesi ve uyumsuz protezlerin yenilenmesi ağız hastalıkları ile mücadelede sıklıkla tavsiye edilir.
Ağız kanseri yanak, dudak, diş, dil ve kemik gibi ağız boşluğunu oluşturan tüm dokularda farklı şekillerde görülebilen bir ağız hastalığı çeşididir.
45 yaşını geçmiş erkeklerde ağız kanseri görülme olasılığı kadınlara göre 2 kat artmaktadır. Kimi zaman belirti vermeden ilerlerken kimi zaman yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilecek belirtiler gösterir.
Bu belirtilerden bir veya bir kaçı görülüyorsa doktor / diş hekimi muayenesi gereklidir. Erken teşhis ağız hastalıkları ve özellikle ağız kanserlerinin tedavisinde kritik önem taşımaktadır.
Vücudun her yerinde bulunabilecek damar yoğunlaşmaları şeklindeki ağız hastalığıdır. Hemanjiom, kırmızı-mavi-mor renk karışımlarında görülebilir. Genellikle iyi huylu lezyonlardır. Hemanjiom durumunda genelde kişiler estetik bozukluk gerekçesiyle hekime başvururlar. Bazen kendiliğinden düzelebilen hemanjionların diş hekimliğinde lazer ile tedavisi mümkündür.
Lichen planus deri ve yumuşak dokularda görülebilen kronik bir cilt ve ağız hastalığıdır. Liken planus ağız içerisinde genellikle çift taraflı olarak yanak içlerinde karşılaşılır. Gözle görülebilen balık pulu dokusundaki beyaz lekelerdir. Başlangıç aşamasında klinik belirti vermese de ilerleyen aşamaları kötü huylu lezyonlara dönüşebilir. Bu nedenle cilt hastalarıkları uzmanı ve diş hekimi tarafından değerlendirilmesi gerekir. Liken planus lezyonlarında erken teşhis önemldiri bu nedenle rahatsızlık vermediği için ihmal edilmemesi gerekir. Tedavisi için streoid türevi çeşitli ilaçlar kullanılmaktadır.
Aft bir çeşit ülserdir ve halk dilinde ağız yarası olarak nitelendirilir. Kişiyi rahatsız eden ağrı, kaşınma, ve yanma gibi belirtiler gösterir. Genellikle küçük noktasal ve içi beyaz krater şeklinde görülen ağız hastalığıdır. Aftlar 7-10 gün içerisinde kendiliğinden iyileşen lezyonlardır. 4 haftadan uzun süre iyileşmeyen aft lezyonlarından biyopsi alınması gereklidir. İyileşme sürecinde rahatsız edici belirtileri ortadan kaldırmak için çeşitli ilaç ve pomadlar kullanılabilir.
Uçuk Herpes Simplex Tip-1 virüsünün neden olduğu bir ağız hastalığıdır. Bağışıklık sisteminin zayıfladığı anı fırsat bilen virüsler çoğalarak uçuk lezyonlarını oluştururlar. Genellikle dudak çevresi ve yüz bölgesinde görülür. Estetik açıdan rahatsız edici görüntüler oluşturan uçuk lezyonları aynı zamanda ağrı ve hassasiyet gibi olumsuz durumlara neden olur. 7-10 gün içerisinde kendiliğinden iyileşir ancak vücut bağışıklığının zayıf düştüğü bir anda tekrarlayabilir. Herpes Simplex virüsleri, lerleyen yaşlarda vücudun herhangi bir yerinde sinir uçlarına yerleşerek Zona adı verilen ağrılı ağız hastalıklarına sebep olabilirler. Uçuk lezyonlarının tedavisinde asiklovir içeren kremlerin faydalı olduğu bulunmuştur. Ancak zamanla bu etken maddeye bağışıklık gerçekleşebilir.